2010 gezi planlarımız arasında Mardin var. Ömründe Mardin’e ayak basmamış bile olsa kendini fahri Mardinli ilan eden rehberimiz bile hazır: Cemil. Yıllardır gitmeye ikna etmeye çalıştığımız Cemil sonunda dırdırımıza dayanamadı ve kabul etti. Fakat geziye katılabilecekleri o seçecek. Önce bir sınava girmemiz gerekiyor. Ne sınavı olabilir? Tabii ki Mardin yemeklerini biz hatunların ne kadar yiyebilecekleri. İlk sınav, yani “midterm” Aksaray Kaburga Sofrasında olacak dedi Sayın Rehber.
Aslında Aksaray olarak geçiyor ama Laleli’de. Aksaray’ın lokanta kısmı kapanmış merkez olarak kalmış. Yemekler burada hazırlanıp, Şişli ve Laleli’ye yollanıyormuş. Nuran ile Cemil Şişli’deki şubelerine sık sık gidiyorlar. Yani Nuran sınava daha girmeden geçti diyebiliriz.
Hepimiz İstanbul’un farklı yerlerinden Laleli’ye geldik. Benim gelişim çok kolay oldu: vapur+taksi. Tam olarak nerede olduğu hakkında bilgi veremeyeceğim, Laleli’yi fazla bilmiyorum.
Bizi çok tatlı, çok hoş sohbet bir garson karşıladı. İsmini hatırlayamadığım için özür diliyorum kendisinden. Diğerlerini beklerken, Zeynep ile bana, mekan ve Mardin hakkında bilgiler verdi.
Mardinli bir aileninmiş burası. Kaburganın hazırlanışına çok özen gösteriyormuş özellikle ailenin hanımı. 8 saat buharla pişiriliyormuş. Aksaray’da park sorunu yüzünden ve müşterileri memnun etmek için anket yapmışlar nerede açılsın diye. Anket sonucundan Bakırköy çıkmış. 15 gün içerisinde açılacakmış Bakırköy şubesi.
Burada yenecek şey belli: Kaburga dolması. Fix menuleri var.
Önce iştah açıcı olarak narsuyu salatası servis edildi. Ardından Mardin güveci. Patlıcan, domates, biber ve kuzu etinden oluşan türlü gibi bir yemek. Nur’un favorisiydi. Sonrasında mumbar dolması ve içli köfte. Cemil herkesin mumbar dolmasının tadına bakacağını değilse sınıfta kalacağımızı belirtti. Ben daha önce Bostancı’daki Recep’de tadına bakmış olduğum ve hiç hazetmemiş olmam sebebiyle biraz çekince ile yaklaştim ama tadına baktım. Mükayese bile edilemez. Zaten Recep kapandı. Burada tattığım yenebilecek lezzetteydi, sevene.
Ve kaburga dolması geldi sonunda. Sevgili garsonumuz kemiklerini ayıklayarak servis etti bize. Pamuk gibi bir et. Çok lezzetli, yumuşak. Minimum 1 tabak yedik(Düşük not alan Nur dışında).
Bastırması için mırralarımız da geldi. Garsonumuz mırra ile ilgili de bilgilendirdi biz. Mırra içerken eğer elinde bardağın durursan daha istiyorum demekmiş. Yok bardağı sallarsan daha istemiyorum demekmiş. Ama ola ki bardağı masaya koyarsan terbiyesizlik oluyormuş ve özür dilemek için, eğer garson evliyse garsona bardak kadar altın vermek gerekiyormuş. Yok evli değilse garsona hem hatun bulmak gerekmiş hem de düğünlerini düzenlemek.
Sonunda helvalarımızı da yedik hiç utanmadan.
Burası etseverleri çok memnun edecek bir mekan. Herşey çok lezzetli. Adam başı 38.5 ödedik tüm yediklerimize.
Sınav sonuçları mı? Eren, Nuran ve ben 5 pekiyi. Zeynep 2 geçer. Nur ise 0 zayıf. Finallere çok çalışması lazım.