Cafe Zone’da nasi goreng

Bir yerlerden e-posta geldi, Cafe Zone Endonezya, Tayland yemekleri falan yapacakmış bu aralar. Emel’e haber vermiştim, gidelim gidelim demişti. Denk geldi Selçuk’la gittik ama Emel’siz gidip de o yemeklerden yiyebilmek için en azından izin almak gerek diye aradık. O da Nişantaşı’ndaymış, oley, o da geldi. Dışarıda, öğle saatinde oturmak güzel, menüde zengin, ilginç yemekler var. Gelgelelim, servis biraz yavaştı. Dışarısını açınca müşterinin artmasına hemen adapte olamadılar anlaşılan. Baştaki hevesim yemekler gelince biraz daha söndü. Sezar salatasını sosa boğmuşlar. Selçuk’un spagetti bolonez olmadığı için ısmarladığı köfteli rigatoni fena değil. Benim Endonezya yemeklerinden seçtiğim nasi goreng, yani üstünde kızarmış tavuk budu, altında salata olan karidesli pilavım çok “egzotik”, çok farklı değildi. Emel’in salatasını bilemeyeceğim. En sonuna da bir sufle istedik ama o da fazla kek gibiydi. Yani Cafe Zone’un pazarlama faaliyeti yerini buldu, gittik ama aradığımızı bulmadık. Ne yapalım artık, bir daha ki sefere. (65 lira)

Leave a Reply

Your email address will not be published.