Buena Vista Social Club sanıp bilet aldığımız, ama aslında alakası olmadığını konserden birkaç saat önce fark ettiğimiz Passion de Buena Vista grubunun konseri öncesi, Neda, Sinan, Yasin ve ben yemek için buluşmaya karar verdik.
Sinan Beşiktaş maçını izlemek isteyince, Harbiye’ye yakın, hem yemek yiyip hem maç izleyebileceğimiz, ocakbaşı sınıfına girmeyen, doğru düzgün bir yer olarak, Me Gusta’dan başka hiçbir alternatif aklıma gelmedi. Kimse de bu teklife itiraz etmeyince, ben de orada yer ayırttım.
Masaya oturduğumuzda, ana yemeklerden önce, ortaya karışık atıştırma tabağı ısmarladık. Galiba bu tabağın ismi, “combination plater” gibi bir şeydi, tam olarak hatırlamıyorum. İçerisinde, onion rings, mozzarella sticks, buffalo wings, loaded potato skin (içi etli bir şeylerle doldurulmuş fırınlanmış patates) ve tacitos dedikleri böreklerden vardı.

Börekler ve guacamole fena değildi. Neda ile Sinan, mozzarella çubuklarını beğendi. Buffalo wings den kimse hoşlanmadı. Fırında patates ve soğan halkalarını yemesek de olurdu.
Arkadan, ana yemeklerimiz geldi. Neda, t-bone steak ısmarlamıştı.

Kocaman et parçası, yanında yemekhane makarnası ve sotelenmiş sebzelerle birlikte geldi. Eti, tam Neda’nın istediği gibi pişirmişler. İçi pembe ve sulu kalırken, dışı güzelce kahverengileşmişti. Et iyiydi anladığım kadarıyla ama Neda hepsini bitirmeyi başaramadı.
Ben ızgara somon fileto istedim.

O akşamın, en kötü yemeği galiba benimki oldu. Somonu pişirirken çok kurutmuşlar gibi geldi bana. İçinde ne suyu kalmıştı, ne yağı. Acıkmıştım, o yüzden balığımın hepsini yedim. Yerken zevk aldım mı? Hayır, ne yazık ki !
Yasin, antrikot ısmarlamıştı.

Yanında, sote sebzeler ve elma dilim patatesle birlikte servis ettiler. Onun eti de kocamandı ama onunkini istediği gibi pişirmemişlerdi. Çok pişmiş istedi ama orta pişmiş getirdiler. Yasin, bu durumdan pek hoşlanmadı gerçi ama sesini de çıkarmadı. Ben de “değiştirtelim” diye hiç ısrar etmek istemedim, çünkü et, bana göre, en fazla bu kadar pişmiş olarak yenmeliydi. Gerçi, sonradan etin tadına bakmak için kenarından bir parça kestim ve şansıma etin çok pişmiş olan kenardaki tek parçası bana denk geldi. İşte, bizimki biraz, “neye niyet, neye kısmet” durumu…
Somon 21 TL idi. Antrikot da ya 21, ya ona yakın bir rakam. T-bone steak, 25 tl olsa gerek. 330 ml lik fıçı bira 4.5 tl -galiba- .
Beyoğlu civarlarında, bira içip maç izlemek ve TGI Friday’s tarzı yemekler yemek istiyorsanız, Me Gusta’yı deneyebilirsiniz.
Gerçi, söylemeden geçmeyeyim, ben burayı hiçbir zaman tam olarak sevemedim. Belki yemek tarzı, belki her gittiğimde açılıp kapanan kapıdan dolayı ayaklarımın devamlı üşümesi, belki de ortamı samimiyetsiz bulmam; esas sevmeme nedenimi tam olarak bilemiyorum. Belki de bu saydıklarımın hepsidir, o da olabilir.