Selçuk paşa nihayet İstanbul’da yediği bir hamburgeri beğendi. Kanyon’da Gourmet Burger Kitchen’ın açıldığını bir yerlerde okuduktan sonra tabiri caizse koşa koşa teftişe gittik. Öğlen bir iki gibiydi vardığımızda. Bir masada bir adam tek başına, hamburgerin yanında şarabıyla keyfini çıkarıyordu. Başka bir masada Amerika’dan yeni döndükleri belli üç genç tipse bira içiyordu. Tam male bonding experience yani. Sonra masalar hızla ağızlarının kenarlarından sosları döke döke yiyen insanlarla doldu. Hangi hamburgeri beğeniyorsanız, onu yiyiniz. Üçümüz de memnunduk ki Selçuk üç yıldır orada burada hamburger yiyip yiyip, mutlaka kusur bulup vırvır ediyordu, bunu çok beğendi. Kadı kızında da olacak kusur, ekmeğin fazla susamlı olmasıydı. Ben blue cheese soslu yedim, memnundum. Ama madem buralara kadar geldiniz, sizi eli boş göndermeyelim, bir iki uyarı paketleyelim. Relish, yani sos, fazla tatlı, içine koydurmayıp yanında isteyiniz. Açsanız bile, kendinize hakim olunuz, önden falafel, patates gibi şey isteyip tıkanmayınız. Giray bile fena oldu sonrasında. Falafelleri çok çok iyi değildi zaten. Hamburger olay, hamburger.
Pese: Ben Londra’daki GBK’nın varlığını Ağzımının Tadı’ndan öğrenmiştim. O blogdaki şu yazıyla, Kanyon’daki açılınca gazetede çıkan şu yazı çok mu benziyor, ben mi kıllanıyorum?